Yöresel yemeklerdi,fotoğraf yükleyememeydi,kardeşime özlemdi,kışlıklardı derken yazmamışım uzun zamandır minik kuzum hakkında...Belki de yazamadım elim gitmedi, yeniden doktora götürdüğümüzü doktorun geniz etinin alınması gerektiğini yinelediğini..Perşembe günü tahlillerin yapılıp her şey yolundaysa Ctesi günü operasyon yapılacağını yazmak gelmedi içimden..Üstelik her şey planlanmışken bu aralar hasta olmaması gerekirken dün gece ateşlendi canım Rüya'm..38'i geçmedi ama alnı,avuç içleri, ayakları yanıyordu..
Neredeyse 40 aylık , yani 3,5 yaşına doğru ilerliyoruz..Yanımda artık yavrumdan,evladımdan öte bir de dostum, arkadaşım var :) Sohbet ediyoruz karşılıklı koltuklarda, o anlatıyor ben anlatıyorum, nasıl hoşuma gidiyor onun bilgiç edalarla olayları anlatışı..Sen benim en iyi arkadaşımsın diyorum hatta geçen gün şaşırttı beni evet anne "ben senin yol arkadaşınım ya" dedi.Buraya çok yazdım ,kendisine de söylerdim arada sırada ama birden öyle bir cevap verince şaşırdım :) Her şeyi öğretmeninin de teşvikleriyle kendi yapmak istiyor, botlarını kendi giyiyor kendi çıkartıyor, kıyafetlerini de..Tuvalete kendisi gitmek istiyor ama işin içinde hijyen olunca ben hala yalnız bırakmıyorum. Yemeklerini kendisi yiyor, koyuyorum tepsiyi kucağına kaşık ya da çatal fark etmez dökse de saçsa da önemli değil yiyor,karnını doyuruyor..Birlikte gezmeye gidebiliyoruz, ben arkadaşlarımla sohbet ederken o arkadaşların çocuklarıyla güzelce oynuyor..Otobüse binip 1 saatlik yolculuklar da yapıyoruz hatta çok seviyor. Rüya'yla ilk uzun otobüs yolculuğumuzun vakti geliyor diye düşünüyorum..Yanımızda bebek arabası yokken mağazaları birlikte gezip, ne alalım ne almayalım diye birbirimize fikirler veriyoruz.,Ben işteyken telefon görüşmelerimiz oluyor, "nasılsın anne" diye başlayan "öptüm anne hoşçakal" diye biten."Neden" hala Rüya'nın en sık kullandığı kelimesi..Cevaplardan memnun olmazsa kızması da cabası :)

Okulunu,öğretmenini,arkadaşlarını çok seviyor, hastalıkları yüzünden her gün gitmese de hep dilinde okulu var.Evde öğretmen o oluyor , ben öğrenci :) "Süreyya'cım süpersin " diyor eğer sorduklarına doğru cevap verirsem ya da uslu durursam..Bu aralar öğretmenini rol model alıyor..

Her şey hep günlük gülistanlık değil elbet , iletişim kuramıyoruz bazen, inatçı halleri, dediğim dedik çaldığım düdük tavrı devam ediyor.Bir an geliyor istediği yapılmasın ya da onunla inatlaş resmen ağlama krizine giriyor..Bir de yeni öğrendiği kelimeler var.. Yalancı gibi, inatçı gibi algılar o kadar açık ki şu an engel olamıyorum..Kıyafet beğendiremiyoruz hanıma :) Atletine varana kadar canı ne isterse evde olduğu günler üç beş defa üst baş değişiyor, hep kısa kollu giyecek ve muz çorapla etek giyecek, bir de topuklu terlikleri var asla normal ev terliği giydiremezsin :) Tamam ben zaten hiç bir konuda ısrarcı olmadım, Rüya ne yersin diye sordum hep, istemediği bir şeyi zorla yedirmedim, ya da tabakta kalınca arkandan ağlar,şöyle olur böyle olur diyerek son kalanları zorla vermedim, banyo yapmak istemediği zamanlarda zorla yıkamadım,dışarı çıkmak istediği zamanlarda hava soğuk şu bu diye dışarı çıkartmamazlık etmedim,hangi çizgi filmi izlemek istersin diye sordum,ben bir kanalı açıp bırakmadım...Ona kıyafet alırken hangisini beğendin diye fikrini aldım, yani hep kendinin de çocuktan önce bir birey olduğunu kabullendim öyle davrandım..Ama bazen garip istekleri ya da huysuz tavırları beni de bezdiriyor ..
39.ayımızı yavaş yavaş bitirirken anne olmanın mucizevi ve tarifsiz mutluluğuyla yine hep her zaman Allah'ıma beni bu şekilde ödüllendirdiği için şükrediyorum..
Ayrıca hakkıyla öğretmenlik yapan tüm öğretmenlerimizin ve siz öğretmen arkadaşlarımın öğretmenler gününü kutluyorum..
Herkese güzel hafta sonları :)